EFSANE LİDERİN ARDINDAN...

24 Şubat 2024 günü, Türk Metal’in tarihine tarihinde kara bir gün olarak geçti. Hepimiz, Onursal Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın çok genç yaşta, kariyerinin zirvesinde olduğu bir dönemde, zamansız kaybıyla sarsıldık. Onu kaybetmenin düşüncesi bile bizleri ürkütürken, bu gerçekle yüzleşmek oldukça ağır bir şekilde çarptı yüzümüze. Acısı yüreklerimize bir bıçak gibi saplandı. O nedenle, tüm yaşamını sendikal mücadeleye adamış unutulmaz bir sendikacının, liderimizin, Onursal Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın ardından bu satırları yazmak benim için oldukça zor.

Pevrul Başkan, yalnızca bir sendikacı değildi. O, mücadele dolu yaşamı boyunca, özverisi, cesareti, azmi, liderliği, adalete olan inancı ve eşitlik için verdiği tüm kavgalarla bizler için bir yol göstericiydi. Yüreğindeki insan sevgisini, mücadele azmini ve bileğindeki gücü gördükçe, biz de onunla birlikte güçlendik. Koyduğu tüm hedeflere emin adımlarla yürürken, biz de onunla birlikte güçlenen yüreklerimizle, cesaretle adımlarımızı atmaya devam ettik.

Merhum Onursal Genel Başkanımız, 2009 yılında sendikamıza genel başkan olduktan sonra, ülkemizdeki sendikacılık anlayışını değiştirdi. Literatüre kazandırdığı “Yeni Nesil Sendikacılık” anlayışıyla, üyelerimizin aileleriyle birlikte rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamaları için mücadele etti. Sendikamızın düzenlediği eğitimlere, kurultaylara üyelerimizin aileleriyle birlikte katılımını destekler, sendikamız tarafından okulların, öğrenci yurtlarının açılması için çaba gösterirdi.

O, üyelerimizin, sendikasına emanet ettiği alınteri için bir an bile yılmadan bu çabasını sürdürdü. Yaptığı atılımlarla, üyelerimizin, sendikamıza verdiği aidatlar onlara hizmet olarak geri döndü. Ancak, yalnızca bir anlayış değişikliğinin mimarı değildi Pevrul Kavlak, metal emekçilerinin ekonomik hak ve menfaatlerini korumaktan bir an bile vazgeçmedi. Görev süresi boyunca sekiz kez imzaladığı, ülkemizin en önemli ve en kapsamlı toplu iş sözleşmesi MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi’nde, üyelerimizin ekonomik anlamda da rahat edebilmesi için gecesini gündüzüne katıp çalıştı, dik duruşu ve kararlılığı sayesinde o masadan her zaman alnı ak bir şekilde ayrıldı.

O, her zaman metal emekçilerinin daha iyi bir yaşam standardına kavuşmasını istedi, bunun için çalıştı. En son imzaladığımız ve hasta yatağında yürüttüğü sözleşmede, işine, sendikasına ve metal emekçilerine duyduğu aşkı, “Bu sözleşmeyi bitirmeden ölmeyeceğim” diyerek dile getirmiş, sözleşmeyi imzaladıktan sonra ise, sendikamız üyelerine, “Sizler için elimi taşın altına koymaktan hep onur duydum. Bu onur, hayatımın en büyük kazanımıdır” demişti.

Merhum başkanımızın toplu iş sözleşmelerindeki bu başarıları, tüm emekçilerin umudu oldu. Ülkemizin en büyük sendikası haline getirdiği sendikamızın elde ettiği tüm kazanımlar, başka sendikalar tarafından da gıptayla takip edildi. Yani, mücadele dolu yaşamı boyunca, attığı her adım, hayata geçirdiği ve planladığı tüm eylemler emekçiler içindi. Bu sayede, bir emekçi olarak çıktığı toprağına, binlerce emekçinin omuzunda yine bir emekçi olarak döndü.

Evet, onun kaybına alışmak, yokluğuyla mücadele etmek bizler için oldukça zorlayıcı olacak. Ama biz, zorluklarla baş etmeyi de Pevrul Başkanımızdan öğrendik. Bundan sonra, onun bize bıraktığı bu kutsal mirası yaşatmak ve mücadelesini sürdürmek için, ondan aldığımız bayrağı daha yukarı çıkarmak için çalışacağız. Onun izinden yürüyerek adalet ve eşitlik mücadelesinde gösterdiği yoldan ilerleyeceğiz.

Ben, onu tanıdığım ilk günden beri onunla birlikte bu kutsal yolu yürüdüğüm için kendimi şanslı hissediyorum. İyi ki hayatıma dokunmuş, iyi ki ondan bir şeyler öğrenmişim, iyi ki bu yolu onunla yürümüşüm.

Şimdi yeni bir yolun başındayız. Başkanımızdan öğrendiklerimiz ışığında, onun mücadelesine sahip çıkarak sendikamız için, metal emekçileri ve Türkiye işçi sınıfı için, çalışacağız. Ondan teslim aldığımız bu kutsal görevi layıkıyla yerine getirmeye çalışacak, devraldığımız bayrağı daha da yükseklere çıkarmak için azimle mücadele edeceğiz. Çünkü bu bizlere Pevrul Başkanımızın mirasıdır. Onun mirasına sahip çıkmak da, bizim boynumuzun borcudur.
 

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol