TÜRK METAL’E SÖZ VERDİK
TÜRK METAL’E SÖZ VERDİK

İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin 4 Olağan Genel Kurul açılış programı 28 Ekim 2017 tarihinde İstanbul’da yapıldı. Genel Kurulda Divan Başkanlığına seçilen Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, genel kurul salonunu dolduran binin üzerinde metal emekçisi tarafından; “söz verdik, söz verdik hep beraber söz verdik. 7’den 70’e söz Türk Metal’e verdik” sloganlarıyla karşılandı. İstanbullu metal emekçileri 2017 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi müzakerelerinde sendikamıza ve Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’a olan güven ve bağlılıklarını Genel Başkanımızın konuşmasını sırasında attıkları sloganlar ve ellerinde tuttukları onlarca dövizle gösterdi.

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak ise 2017 MESS Gurup Toplu İş Sözleşmesi süreci ile ilgili önemli açıklamalar yaptığı konuşmasında, “Türk Metal üyesi, hakkını son kuruşuna kadar alacak. Lami cimi yok. Son kuruşuna kadar çatır çatır alacağız. Yağma yok!” dedi. Genel Başkanımız konuşmasının devamında sözleşme sürecindeki karalılığımızı net ifadelerle ortaya koydu.

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmasından satırbaşları;

İllaki üçü bir arada olacak

“2017 sözleşmesi için MESS’le üç toplantı yaptık. 40’tan fazla madde geçti. Süreçle ilgili her şeyi yakında dağıtılacak Vardiya gazetesinde okuyacaksınız. Onun için burada ayrıntısına girmiyorum. Sadece görüşmelerin şu ana kadar gayet makul ve mantıklı geçtiğini söyleyebilirim. Tabii bunda tartışmalı konulara henüz gelmemiş olmamızın da etkisi olabilir. Henüz idari maddelerdeki yeni taleplerimiz bile masaya gelmedi. Parasal konuların gündeme gelmesine de daha zaman var. Yani turpun büyüğü daha heybede… Ama ben yine de iyimserim. Görüşmelerin başladığı gibi gitmesini öyle de neticelenmesini umut ediyorum.  Böyle başladı inşallah böyle de gider. Aslında öyle olmaması için de bir neden yok. Bir olumsuzluk görmüyorum. Masadaki taslağı siz hazırladınız. İçeriğini en iyi siz biliyorsunuz. Taslakta mantıksız tek bir talep var mı? Yok. Niye biliyor musunuz, belki de tarihte ilk kez bir sendika neyi niye istediğini sebepleriyle birlikte ilan etti. Her şeyi açıkça ortaya koyduk. Hatırlayın Vardiya da açıkça yazdık. Neyi niye istediğimizi rakam rakam ortaya koyduk. Daha taslağı açıklamadan MESS’in yöneticilerine ve işverenlere bir sunum yaptık. Bilimsel verilerle gerçekleri bir bir sıraladık. Sadece onlara değil süreçle yakından ilgilenen Çalışma Bakanımıza, Başbakanımıza anlattık. Tüm samimiyetimle söylüyorum bir tek kişi bile çıkıp şu talebinizde haksızsınız, şu talebiniz dayanaksız demedi, diyemedi. Çünkü ne dediysek hepsi bir nedene, bir temele dayanıyor. Çekmesi de öyle, seyyanen artışı da öyle, kıdem zammı da öyle. Öyle hassas bir denge oluştu ki biri eksik olsa adalet olmuyor. İlla ki üçü bir arada olacak.”

Türk Metal üyesi, hakkını son kuruşuna kadar alacak

“Görüşmeler şimdilik iyi gidiyor dedim ama ortalığın tamamen süt liman olduğunu sanmayın. Bazı işverenler MESS’e de baskı yapıyor. O işverenlerden biri beni de aradı. Onun işyerinde yeni örgütlendik. O da MESS’e üye oldu. Şimdi ilk kez sözleşme görecek. Telefon açmış bana diyor ki enim işyerimde en az kıdem on yıllık. İşyerimde ücret ortalaması asgari ücretin bariz üzerinde, siz şimdi kıdem yılına göre zam istiyorsunuz. Eğer kıdeme zam olursa ben batarım. Aynen böyle diyor. Yahu el insaf, adamın söylediğine bak, ağzından çıkanı kulağı duymuyor. 10 yıllık işçiye asgari ücreti layık görmüş şimdi batarım diyor. Bak güzel kardeşim sen batmazsın, batmasın ama senin vicdanın çoktan batmış. Haberin yok. Özrü kabahatinden büyük, Farkında değil. Ama emin ol, farkına varacaksın. Ne yaparsan yap, ne edersen et kıdemli işçi hakkını alacak. Sadece bunlar mı, bu kadar mı? Ne yazık ki değil. Daha çok var. Mesela işin niteliğinden ötürü sirkülasyonun çok olduğu, kıdemin düşük olduğu işyerleri var. Onların sahipleri, işverenleri, işveren vekilleri var. Onlar da arıyor. Diyorlar ki: yeni işçi zaten asgari ücret zammından, ondan bundan yararlandı. Şimdi bir de seyyanen zam adı altında bir zam daha alırsa batarız. Yahu bu işyerleri ne kolay batıyor. Kıdemliye zam alsan batıyor. Yeni girene zam alsan batıyor. Beyler, ciddi olun, ciddi. Siz, üç kuruş daha fazla karın derdindesiniz, işçiler, eve ekmek götürmenin hesabında. Siz, daha fazla kar peşindesiniz, biz karnımızı doyurmanın derdindeyiz. Onun için sözü uzatmanın gereği yok. Bin dereden su getirmenin lafı dolandırmanın alemi yok. Buradan o işverenlere açık açık söylüyorum: Evet alacak! Türk Metal üyesi, hakkını son kuruşuna kadar alacak. Lami cimi yok. Son kuruşuna kadar çatır çatır alacağız.”

Bu düzen sürdürülebilir bir düzen değildir

Buradan bir kez daha söylüyorum: 2017 sözleşmesi; Türkiye’de endüstriyel ilişkilerde, çalışma ekonomisinde, ücret sisteminde dönüm noktası olacak. Bir milat olacak. Bir dönem kapanacak, yeni bir dönem başlayacak. Anlamayanlar için bir kez daha söyleyeyim: eski ücret düzeni, eski çalışma sistemi sürdürülebilir bir sistem değildir. Dünyada her şey artarken, ticaret hacmi, üretim, verimlilik, satışlar, karlar artarken sadece ve sadece ücretler düşüyorsa bu sürdürülebilir bir düzen değildir. Her şey artarken, sadece ve sadece, emeğin bu zenginlikten aldığı pay düşüyorsa, bu işte bir yanlışlık var demektir. Hem de büyük bir yanlışlık var demektir. Unutmayın, bir yer biri bakar, kıyamet ondan kopar. Onun için bu düzen sürdürülebilir bir düzen değildir. Bu düzen sosyal anlamda pimi çekilmiş bomba toplumsal düzenin altına yerleştirilmiş dinamittir. Bunu sadece ben söylemiyorum. Kapitalizmin göbeğindeki uluslararası kuruluşlar, küresel sermayenin kilit isimleri, işverenler, akademisyenler, gazeteciler, herkes söylüyor. Evet, bu düzen sürdürülebilir bir düzen değildir. Ama hala bu gerçeği göremeyenler var. Onlara sesleniyorum: “Türk Metal abarttı”, “Türk Metal çok istedi” diyenlere sesleniyorum. Yahu el insaf, hakikaten el insaf önce bir dönüp kendinize bakın. Üretiminize, kârlılığınıza, verimliliğinize, satışlarınıza bakın, sonra da çok istedi dediğiniz işçiye bir bakın. Üretim rekorları kıran, verimlilikte, kalitede rakip tanımayan, eğitimli, bilgili, vefakâr, cefakar Türk işçisine bakın. Ama iyi bakın. Mesela bu salondaki emekçilere bir bakın. Türkiye bugün eğer, Dünya devleri arasına girdiyse, Türk ekonomisi vurduğu yerden ses getiriyorsa, döviz için ele güne muhtaç değilsek, gerektiğinde yedi düvele kafa tutabiliyorsak, en başta, bu işçinin sayesindedir. Otomotivde, demir çelikte, beyaz eşyada ter dökenlerin, kârda, verimlilikte, kalitede rekor kıranların, her krizde fedakârlık yapanların, yapıp da gık bile demeyenlerin sayesindedir. Türk işçisinin sayesindedir. Ama sen hala bunu idrak edemediysen hala Türk Metal çok istedi diyorsan hala Türk işçisinin gerçeğini göremediysen. Sana kör diyemem, sen kör değilsin arkadaş. Sen olsan olsan nankörsün, nankör”.

Zaferlerin en büyüğü sizin olacaktır

“Unutmayın! Bir zafer ne kadar büyükse zafere giden yol da o kadar zorludur. Biz, büyük bir zafer istiyoruz. Onun için bilin ki çok zorlu bir yola çıkıyoruz. Karşımıza türlü türlü engeller çıkacak. Bize set çekmek isteyenler bizi yoldan çıkarmak isteyenler kafamızı çelmek isteyenler çıkacak. Emin olun çıkacak. Eğer o zafere ulaşmak istiyorsak bir kez bile pes etmeye hakkımız yok. Yoruldum demeye, kanmaya, kandırılmaya, bilemedim, inanmışım demeye hakkımız yok. Bu, öyle bir yol ve öyle bir yolculuk ki bir an bile duraklamaya, bir küçücük hata yapmaya tahammülümüz yok. Haklıyken haksız duruma düşmeye tahammülümüz yok. Zaferi istemek kolay elde etmek zordur. Zafer, sabır, dikkat ve özen ister. Zafer, liderine, örgütüne ve arkadaşına güven ister. Zafer, örgütlü adam, çelik gibi disiplin ve irade ister. Onlar sizde var. Biliyorum sizde var. Çünkü sizi iyi biliyorum, iyi tanıyorum. Yeter ki, çatlak seslere izin vermeyin. Yeter ki, bir ve beraber olun. Yeter ki, bir olun, iri olun, diri olun. İşte o zaman, emin olun, zaferlerin en büyüğü sizin olacaktır, sizin.”

Tedbiri asla elden bırakmamalıyız

“Elde ettiğimiz bütün zaferlerde kazandığımız bütün başarılarda, hepimizin emeği var. Gerçekten öyledir. Yine öyle olacak. Öyle olması da gerekiyor. Ama. Güvensizlik kadar, aşırı güven de tehlikelidir. Biz büyüğüz, güçlüyüz, kuvvetliyiz, nasıl olsa kazanırız. Demeyin. Derseniz, kaybederiz. Emin olun, kaybederiz. Evet, biz büyüğüz, güçlüyüz, kuvvetliyiz. Ama yanı zamanda uyanık ve dikkatli olmalıyız. Tedbiri asla elden bırakmamalıyız. Geçmişten ders almalıyız. Bakın bir iki yıl önce bir anlık gafletimiz nelere mal oldu. Bir an boş verdik. Başımıza neler geldi? Bir çatlak sese izin verdik. Ses semaya yükseldi. Çok şükür şimdi eskisinden çok daha güçlüyüz. Üye sayımız arttı. Şube sayımız arttı. Her konuda ama her konuda büyüdük, güçlendik. Ama bu bizi rahatlığa değil. Daha çok önlem almaya sevk etmeli. Bizim bir an bile gevşeme, disiplinde taviz verme şansımız yok. Küçücük bir açık bile verme hakkımız yok. Bunun için sizlere de önemli görev düşüyor. Madem bu yola çıktık. Madem omuz omuza mücadeleye girdik. Madem hedefe kilitlendik. O zaman herkes görevini yapacak. Bakın çok zor bir şey istemiyorum. Üyemiz için müzakere zamanları, sıkıntılı zamanlardır. Eğer bizden yeterli bilgi alamazsa, oradan buradan bilgi almaya çalışır. Onun için, herkes üzerine düşen görevi sonuna kadar yapacak. Şube yönetimi, icra, baş temsilciler, temsilciler. Herkes üzerine düşeni yapacak. Öncelikli görevimiz üyemize sağlıklı bilgi akışını sağlamaktır. Bunun için Türk Metal dergisinden, Vardiya gazetesinden yararlanın. Ama asıl önemlisi sosyal medyadan, internetten yararlanın.  Biz, bütün bilgiyi, anında sosyal medya aracılığı ile sizlere yolluyoruz. Amacımız üyemizin bilgi ihtiyacını buradan karşılaması. Bu araçları kullanmayı alışkanlık haline getirmesi, bunu sağlayacak olan sizlersiniz.”

İstanbul Anadolu Yakası Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulunda Divan Başkanlığına Genel Başkanımız Pevrul Kavlak seçilirken, Divan Başkan Vekilliklerini Genel Başkan Yardımcımız Yücel Yücel ile İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Murat Salar yürüttü.

Toleyis Sendikası Genel Başkanı Cemail Bakındı, TÜRK-İŞ 1 Bölge Temsilcisi Adnan Uyar, TEKSİF Genel Başkan Danışmanı Faruk Büyükkucak, İstanbul 24. İSTİNAT Mahkemesi Daire Başkanı Serpil Altun, TOLEYİS Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Kutlu, TOLEYİS Sendikası Genel Mali Sekreteri Ali Şahin, İŞKUR İl Müdürü İbrahim Boztaş, Arçelik Üretim Takım Lideri Yaşar Ceylan, Arçelik Pazarlama A.Ş. Endüstri İlişkileri takım Lideri Ersun Şahin, Arçelik A.Ş. Lojistik Takım Lideri Oğuzhan Biçer, Arçelik A.Ş. İK Yöneticisi Serkan Tepe, Arçelik A.Ş.Üretim Grup Yöneticisi Haşmet Çizmeci, Siemens Üretim Müdürü Gülşah Öztürk, Siemens İK Direktörü Nurar Yüksel, Siemens İK Müdürü Akın Görmüş, Siemens A.Ş. Bölüm Yöneticisi Sinan Bubik, Stroeger Üretim Müdürü Hakan Yüksel, Stroeger Mali İşler Müdürü Fırat Pazvant, KDS Üretim Müdürü İbrahim Akyurt, Ford Otosan İK Müdürü Tayyar Türkmen, Aslar Press Döküm Personel Müdürü Nihat Alemdar, Normsan Ticarer İK Müdürü İrfan Karadeniz, Baymak Teknik Operasyon Direktörü Mustafa Burçak, Baymak Üretim Müdürü Mustafa Durmuş, Baymak İnsan Kaynakları Müdürü Esra Aktaş Çağlıyan, Evas Kalite Müdürü Hüsamettin Aşık, Mahle Filtre İK Müdürü Esra Yıldız, ThyssenKrupp Materials Üretim Müdürü Barış Emre Körmükçü, Kipsan Genel Müdürü Hakan Alıcı, Mahle İnsan Kaynakları Direktörü Candan Hafızoğlu, KİPSAN Kalıp İK Yöneticis Derya Dura, Genel Başkan Yardımcımız Mesut Gezer ve Yusuf Ziya Odabaş’ın yer aldığı genel kurula çok sayıda davetli ve üyemizde katıldı.

Tek aday listesinin olduğu genel kurulda Şube Başkanlığına Halil Faki Erdal, Şube Sekreterliğine Serkan Gül,  Şube Mali Sekreterliğine Halil Albayrak, Şube Teşkilatlandırma Sekreterliğine Murat Keskin ve Şube Eğitim Sekreterliğine Yasemin Uçar seçildiler.

 

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol