ANKARA 3 NOLU ŞUBEMİZİN 4. OLAĞAN GENEL KURULU YAPILDI.
Ankara 3 Nolu Şubemizin 4. Olağan Genel Kurulu Açılış Programı’nda, genel kurul delegelerine hitap eden Genel Başkanımız Pevrul Kavlak; “Emek mücadelesi aslında bir var oluş mücadelesidir ve insanın yaratıldığı andan itibaren vardır. Ezelden gelir, ebede gider. Bu aralıksız mücadelede ya kaderine razı olur, boyun eğersin. Ya da direnir, hakkını ararsın. Bizler, çağımızın emek sorunlarıyla mücadele ediyoruz. Bu sorunlar hiç bitmeyecek. Emin olun, bundan sonra başka sorunlar da olacaktır. Onun için, önemli olan sorunlar değil sorunları çözme azmidir. Bizim Türk Metal olarak çözüm irademiz de çözecek gücümüz de vardır. Gücümüz, dillere destan birliğimizden geliyor. Önümüzdeki zor günlerde de bu birlik ve iradeye çok ihtiyaç duyacağız. Burası sendikadan çok, bir kardeşler ocağıdır.” dedi.
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın konuşmasından bazı satır başları;
Bir ve beraber olursak, iyi mücadele edersek, yine biz kazanırız
Geçtiğimiz yıl imzalanan 2017-2019 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesinde üyelerimizle birlikte elde ettiğimiz zafere dikkat çekerek konuşmasına başlayan Genel Başkanımız Kavlak, önümüzdeki sözleşme dönemlerinde de bir ve beraber olursak, iyi mücadele edersek, yine kazanacağımızı belirterek şunları söyledi: “Uzun bir Genel Kurul maratonunun sonuna yaklaşıyoruz. Geçenlerde katıldığım bir Genel Kurul’dan ayrılırken bir üyemiz yanıma geldi. ‘Başkanım bir şey sorabilir miyim?’ dedi. ‘Tabii ki sorabilirsin.’ dedim. “Başkanım.” dedi. “Evet, Yüzyılın Sözleşmesi muazzam bir sözleşme oldu ama yeni sözleşmenin zamanı da geliyor, o sözleşme ne olacak?” dedi. Sorarken yüzünde endişeli bir hal vardı. Ben de ona sordum: “Sence ne olacak?” dedim. Ekonomideki sıkıntılara ilişkin bir iki örnek verdi. Dövizden, pazarın daralmasından, satışların düşmesinden söz etti. Umutsuzdu. ‘Koşullar iyi bir sözleşme için uygun değil.’ dedi. Aslında haklı. Adına ne derseniz deyin, çok zor koşullardan geçiyoruz. Ama herkese hatırlatmak isterim. Üstüne basa basa söylüyorum. Biz hiçbir zaman uygun koşullarda müzakere masasına oturmadık. Koşullar hiçbir zaman bizim lehimize olmadı. Biz ne aldıysak, bütün olumsuzluklara inat aldık. Mücadele ederek, direnerek kazandık. Bu sefer de kimsenin endişesi olmasın. Yine öyle olacak. Yine direneceğiz. Yine direneceğiz. Direne, direne kazanacağız. Bu söylediklerim rastgele söylenmiş sözler değil. Bakın, 2009’da Genel Başkan olduktan sonra dört MESS sözleşmesine imza attım. Hatırlayın, 2010’daki ilk sözleşmede, enflasyon binde 18’di. Dikkatinizi çekerim, yüzde değil, binde 18. Yani, yüzde 0.18’di. Ama o sözleşmede yüzde 5.35 aldık. Bu rakam belki şimdi size az geliyor olabilir. Ama bilin ki enflasyonun tam 30 katıydı. Sadece onda değil, sonraki sözleşmelerde de durum çok farklı değildi. 2012 sözleşmesinde 6 aylık enflasyon yüzde 1.14’dü. Biz o sözleşmede de ortalama 10.64 aldık. Hiç birinde sizi enflasyona ezdirmedik. Enflasyonun kat kat üstünde, refah artışı alarak sözleşmeleri bağıtladık. Şunu iyi bilin ki biz büyük bir takımız. Koşullara, saha şartlarına, deplasmana bakmayız. Çıkar kendi oyunumuzu oynarız. Ve emin olun önümüzdeki sözleşmede de kendi oyunumuzu oynarsak kendimize güvenirsek. Bir ve beraber olursak. İyi mücadele edersek, yine biz kazanırız. Hem de farklı kazanırız.”
“Biz artık bedel ödemek istemiyoruz.”
Konuşmasına sendikamız Türk Metal’in toplu iş sözleşmesi imzaladığı dönemlerde ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi koşullara dikkat çekerek devam eden Genel Başkanımız Kavlak; “Biz hiç güllük gülistanlık bir ortamda masaya oturmadık. Gerçekten öyle. Koşullar, hep bizim aleyhimize oldu. Ama olsun. İstediği kadar olsun. Biz bunlara alışığız. Yeter ki dikkatli olalım, tedbiri elden bırakmayalım. Mesela, yukarıya çektiğimiz saatlik ücret ortalamasını orada tutalım. Tutalım ki yeni sözleşme için masaya bu ortalamayla oturalım. Bugüne kadar, bunda başarılı olduk. Toplu çıkışları engelledik, işçi sirkülasyonunu durdurduk. Şimdiye kadar başarılı olduk. Bundan sonra da, olacağımıza inanıyorum. Başarılı olursak o zaman masaya yüksek saatlik ücretle oturur, işimizi kolaylaştırmış oluruz. Ama size söz koşullar ne olursa olsun, geldiğimiz yerden bir adım geri gitmeyeceğiz. Çıtayı bir santim aşağı indirmeyeceğiz. Hele bir de ülkede ekonomik şartlar düzelirse, ülke düze çıkarsa rüzgar bizden yana esmeye başlarsa, gaza basarız gaza… İşte o zaman uçarız, uçarız. Böyle diyorum diye, sakın safları gevşetmeyin. Bakın, küresel sistem sıkıntı içinde bütün ekonomiler birbirine bağlı, bizim iyi olmamız da yetmiyor. Bir yerdeki sarsıntı, başka yerde deprem etkisi yaratıyor. Dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durum, sanki her an yeni bir kriz çıkabileceği izlenimi veriyor. Ben her zaman, kriz sözünden endişe ederim. Çünkü ne zaman bir krize girsek, faturayı hep emekçiler ödüyor. İşten atılanlar, işsiz, aşsız, ekmeksiz kalanlar hep emekçiler oluyor. Başkası yapıyor ama günahını biz çekiyoruz. Bedeli biz ödüyoruz. Biz artık bedel ödemek istemiyoruz. Doğrudur, bazı işverenler sıkıntıya düşmüş olabilir. Bunları zaman zaman görüyoruz, okuyoruz. Ancak bu işverenler, sadece işçi çıkartarak bu sıkıntıdan kurtulabileceğini düşünüyorsa hiç zahmet etmesinler. Boşuna kafa yormasınlar. Biz, buna izin vermeyeceğiz.” dedi.
“Herkese inat, işimize, aşımıza sahip çıkacağız.”
Ülkemizin ve işletmelerimizin ekonomik anlamda yaşadığı zor süreçlerde üyelerimizin gösterdiği destek ve fedakârlığa değinerek konuşmasına devam eden Genel Başkanımız Kavlak; “Biz, zor zamanlarda fedakârlık yaptık, yapıyoruz. Hem de en alasını yaptık. Şimdi sıra sizde, şimdi de siz fedakârlık yapın. Ne yapılacağını bilmeyenler MAN’a baksın. Bakın burada MAN çalışanları ve yöneticileri var. En iyi onlar bilir. MAN’da zor zamanlarda herkes birbirine destek oldu. İşçisi, işvereni, herkes fedakârlık yaptı. Sonunda ne oldu? Herkes kazandı. Unutmayın ki, iki testi çarpıştığında biri kırılırsa, öteki de çatlar. Biz, işimiz aşımız için, bugünümüz yarımız için, ailemiz ve çocuğumuz için işçi çıkışlarına asla izin vermeyeceğiz. Herkese inat, işimize, aşımıza sahip çıkacağız.” dedi.
“Benim en büyük mutluluğum, Türk Metal’in örgütlü olduğu işyerlerinde, İş kazasının neredeyse sıfıra yakın olmasıdır.”
Konuşmasına ülkemizde son dönemde meydana gelen ölümlü iş kazalarına dikkat çekerek devam eden Genel Başkanımız Kavlak, sendikamız Türk Metal’le ilgili en çok övündüğüm ve en çok mutlu olduğu noktanın sendikamızın örgütlü olduğu işyerlerinde, iş kazalarının neredeyse sıfıra yakın olmasıdır dedi: “Bir konu var ki içim yanıyor, hiç konuşmak istemiyorum. İş kazalarından söz ediyorum arkadaşlar, iş kazalarından. Artık kazadan çıkıp iş cinayetine dönüşen olaylardan bahsediyorum. Geçenlerde yanı başımızda Siteler’de 5 işçi kardeşimiz öldü. Allah rahmet eylesin. Mekanları cennet olsun. Diyorlar ki, ölenler Suriyeliymiş. Ne fark eder? Bizim için ırk, dil, din ayrımı yoktur. Bütün işçiler emek kardeşidir. Nerede bir emekçi iş cinayetine kurban gitse, bizim de bir parçamız ölür. Artık yeter. Sizi temin ederim. Türk Metal’le ilgili en çok övündüğüm şey, üye sayımız değil. Büyüklüğümüz, gücümüz değil. Otellerimiz, sosyal tesislerimiz, misafirhanelerimiz, işçi evlerimiz değil. Buralardan yararlanan üye sayımızın her geçen gün artması değil. Yeni aldığımız gayrı menkuller, inşaatını tamamlamak üzere olduğumuz yapılar değil. Dünyada, bizim yaptığımız kadar yatırım yapan yatırımlarından üyesini yararlandıran, bu kadar çok üyeye eğitim veren, aileler için de eğitim düzenleyen başka bir sendika yok. Aldığı aidatı üyesine geri döndüren başka bir sendika yok. Türk Metal’in sadece Türkiye’de değil, dünyada da eşi benzeri yok. Ne yapsak, bütün dünyaya örnek oluyoruz. Ama tekrar ediyorum. Sizi temin ederim ki, Türk Metal’le ilgili en çok övündüğüm şey bunlar değil. Nedir biliyor musunuz? Benim en büyük mutluluğum, Türk Metal’in örgütlü olduğu işyerlerinde, İş kazasının neredeyse sıfıra yakın olmasıdır. Benim için en büyük mutluluk budur. İş başı yapan kardeşlerimin, mesai çıkışında kazasız belasız, sağ salim sevdiklerine kavuşmasıdır. Bundan büyük mutluluk olabilir mi? Bundan büyük sorumluluk olabilir mi?”
“Sendikalaşmak sadece hak meselesi değil, hayat memat meselesidir.”
Ülkemizde meydana gelen iş kazaların en aza indirilmesi için sendikaların tüm örgütsüz işyerlerinde örgütlenmesi gerektiğinin önemini vurgulayan Genel Başkanımız Kavlak; “Bizde iş kazası olmuyor diyerek, iş cinayetlerini görmezden gelmek mümkün mü? Değil. Peki, çaresi var mı? Elbette var. Çare, taşerondan kurtulmak, kayıt dışını kayıt altına almak, kaçağı önlemektir. Çare, sendikalaşmaktır. Adam gibi sendikanın olduğu yerde kaçak olmaz, kayıtdışı olmaz, taşeron olmaz. O yüzden, sendikalaşmak sadece hak meselesi değil, hayat memat meselesidir. Türkiye’de her gün en az 6 işçinin öldüğünü bu acımasız düzene dur demektir. Onun için, örgütlenmekten bir an bile vazgeçmeyeceğiz. Çünkü örgütlenmek sadece hak mücadelesi değil, insani ve vicdani bir görevdir. Sayımız 200 bini aştı ama yetmez. Sendikasız daha yüzbinler var. Onları da sendikalı yapana kadar mücadele edeceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.” dedi.
***
Ankara 3 Nolu Şubemizin 4. Olağan Genel Kurul açılış programı 19 Ocak Cumartesi günü Anadolu Hotel Downtown Ankara’da yapıldı. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın, Divan Başkanlığına seçildiği genel kurulda Divan Başkan Vekilliklerini Genel Mali Sekreterimiz Uysal Altundağ ile Ankara Şube Başkanımız İbrahim Biçer yürüttü.
***
Ankara 3 Nolu Şubemizin 4. Olağan Genel Kurul açılış programı öncesi üyelerimiz Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’a yoğun ilgi ve sevgi gösterisinde bulundular. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın yaptığı açılış konuşmasının ardından ise kürsüye Man Türkiye Personel Müdürü Serdar Kamışlı çıkarak kısa bir selamlama konuşması gerçekleştirdi. Faaliyet Raporu'nun görüşülmesi bölümünde Man Türkiye işyerinden üyemiz İlknur Demirtaş ile Erkunt Döküm işyerinden üyemiz Gökhan Karabulut söz alarak birer konuşma gerçekleştirdi.
***
Genel Kurula, EMİS Metal İşverenleri Sendikası Genel Sekreteri Dr. Aykut Engin, Sağlık-İş Genel Mali Sekreteri Doğan Alıç, Genel Sekreterimiz Av. Taliphan Kıymaz, Man Türkiye Ustabaşı Başkanı Mücahit Güzel, HST. ADDS. İnsan Kaynakları Müdürü Erdem Sovukpınar, Erkunt Döküm Genel Müdür Yardımcısı Hakan Gündüz, Man Türkiye Beyaz Yaka Temsilcisi Sevda Biçer, Man Türkiye Üretim Müdürü Mehmet Sermet ile sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve üyemiz katıldı.
***
Tek aday listesinin olduğu genel kurulda Şube Başkanlığına Nihat Zengin, Şube Sekreterliğine Yusuf Yılmaz (Man Türkiye), Şube Mali Sekreterliğine Cengiz Aydın, Şube Teşkilatlandırma Sekreterliğine Yusuf Yılmaz (MKEK Gazi Fişek) ve Şube Eğitim Sekreterliğine Ersin Öncü seçildiler.
