ASGARİ ÜCRETTE ADALET İÇİN, VERGİ İNDİRİMİ ŞART
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak TÜRK-İŞ Genel Sekreteri olarak yaptığı konuşmasında “asgari ücret artışıyla, ücret kademeleri arasında adaletsizlik yaşanmaması için vergi indirimine gidilmesi gerektiğinin” altını çizdi.
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak TÜRK-İŞ 22. Olağan Genel Kurulunun 3. Gününde TÜRK-İŞ Genel Yönetim Kurulu üyesi olarak diğer yöneticilerle birlikte söz aldı. Genel Başkanımız Kavlak; asgari ücret artışına değinerek, bu artış sağlandıktan sonra ücret kademeleri ve kıdemli işçi ile yeni işe başlayan işçi arasında ücret farkının ortadan kaldırılmasının vergi indirimi ile mümkün olacağını belirtti.
Konuyla ilgili olarak Kavlak şunları söyledi:
Bildiğiniz gibi, Ocak 2016’dan itibaren asgari ücret 1300 lira olacak. Ancak bu artış, bazı işyerlerinde ücret kademelerini ortadan kaldıracak. Yani, işe yeni giren bir emekçi ile kıdemli bir işçinin ücreti ya eşitlenecek ya da makas daralacak. Bu adaletsizliğin önüne geçmek için
Türk İş olarak, yetkililere önerilerimizi sunduk. Bu önerilerimiz, bizzat benim de Türk İş Yönetimiyle birlikte doğrudan görüştüğümüz Çalışma Bakanı ve bazı işveren temsilcileri tarafından da desteklendi. Önerilerimiz, temelde daha adil bir vergilendirmeyi hedefliyor.
Şöyle ki, şu anda asgari ücret almakta olan bir işçiden, net ücretinin yüzde 7,2 kadar bir gelir vergisi kesilmektedir. Öncelikle yapılması gereken, Tüm işçilerin gelir vergisi kesintisinin ilk diliminin bu oranda, Yani yüzde 7,2 oranında yapılmasıdır. Peki, böyle yapılınca ne olacak, onu da kısaca anlatayım...
Her şeyden önce vergide, ücretliler aleyhine olan adaletsizlik kısmen giderilmiş olacak. Öte yandan asgari ücret artışından dolayı, ücretliler arasında oluşacak ücret daralması da engellenmiş olacak. Aksi halde, söylediğim gibi, sektöre bağlı olarak 5-10 hatta 15 yıl kıdemi olan işçi ile işe yeni girenin ücreti eşitlenmiş olacak. Devletimiz önerdiğimiz vergilendirme sistemi kabul ederse, işte bu haksızlığın önüne geçmiş olacak.
İşe yeni girenle, kıdemliyi, acemi ile ustayı, bütün işçileri, hepimizi, bir bütün olarak sevindirmiş olacak. Bu sayede, hem işverenler hem de devletimiz, yıllarca Türkiye’nin ekonomik başarısına katkıda bulunan kıdemli işçisine, vefa borcunu az da olsa ödeme fırsatı yakalamış olacak.
Genel Başkanımız Kavlak’ın konuşması sık sık alkışlarla ve sloganlarla kesilirken, konuşması sırasında salonda büyük bir coşku ve heyecan hakimdi. TÜRK-İŞ Genel Kurulunun önemine dikkat çektiği konuşmasında “Bu genel kurul, yalnızca bizler için değil, sendikalı, sendikasız bütün işçilerin, tüm ezilen sınıfların umudu olacak” dedi, “Biliyorum… Onların da gözü, kulağı burada, milyonların umudu burada… Bu salonda, sizlerde... Umutlar, Türkiye’nin en büyük işçi konfederasyonunda, TÜRK-İŞ’te” diye devam etti.
Genel Başkanımız Kavlak; TÜRK-İŞ’te birlik ve beraberliğin önemine da dikkat çekti, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
Ben, bir sendikamızın, Genel kuruluna katıldım. TÜRK-İŞ Yönetimine muhalefet eden bazı arkadaşlarımız da oradaydı. O genel kurulda şunları söyledim: “Bu ülkede tek bir sendikal güç birliği vardır… O da TÜRK-İŞ’in kendisidir. O güç birliği… Demiryol-İş’iyle… Türk Metal’iyle… Yol-İş’iyle… Koop-İş’iyle… Teksif’iyle olduğu kadar Belediye-İş’iyle… Tek Gıda-İş’iyle… Petrol İş’iyle... Kristal İş’iyle... Diğerleriyle de vardır. TÜRK-İŞ bunlarla vardır, birlik bunlarladır. İşçilerin güç birliği orasıdır. Aynen bunları söyledim değerli arkadaşlarım.
Ve dedim ki, “TÜRK-İŞ’in birliği ve bütünlüğü için… İşçi sınıfının birliği ve bütünlüğü için… Birlikte mücadele etmek, birlikte kazanmak için, Ben size elimi uzatıyorum. Bu eli havada bırakmayın. Gelin el ele tutuşalım… Gelin mücadelemizi ortaklaştıralım…
Ama bunu o kutsal çatının altında yapalım… TÜRK-İŞ’te yapalım… Gelin bu makus talihi birlikte yenelim… Gelin biz kazanalım… İşçiler kazansın…” Değerli arkadaşlarım, Ne yazık ki yaptığım bu çağrı karşılık bulmadı. Uzattığım el havada kaldı. Ama ben yine de Türk İş’in büyüklüğüne ve gücüne yakışır bir biçimde, bu arkadaşlarıma bir kez daha çağrı yapıyorum. Bir kez daha elimi uzatıyorum. Gelin bu kutsal çatının altında el ele olalım. Salonlarda meydanlarda kol kola olalım, kafa ve kasa birliğini bozmayalım. Sorumluluklarımız çok büyük. Yalnızca aidat vererek ya da aidat vererek bu sorumluluklardan kaçamayız. Başkanlar Kurulu’nda beraber olmalıyız. Alanlarda beraber olmalıyız. Eylemlerde beraber olmalıyız. Mitinglerde beraber olmalıyız. Unutmayın, kurumlar kişilerle kaim değildir. Bir gün bizler de sizler de bu görevleri başkalarına devredeceğiz, ama emek mücadelesi, bu kutsal yapı sonsuza kadar dimdik ayakta kalacak.
Genel Başkanımız Kavlak konuşmasında çalışma hayatının temel sorunlarına, küreselleşmenin getirdiği adaletsizlik konusuna, terör meselelerine, TÜRK-İŞ'in son 4 sene içinde yaptığı çalışmalara ve hizmetlere değindi. Kavlak konuşmasını alkışlar ve sloganlar eşliğinde bitirdi.
