BU KUTSAL ÇATI ALTINDA KENETLENMELİYİZ
TÜRK-İŞ 22. Olağan Genel Kurulunda Türk Metal Sendikası adına konuşma yapan Genel Mali Sekreterimiz Uysal Altundağ; “Emekçilerin bizlerden asıl talebi, bu kutsal çatı altında birlik ve beraberlik içinde birbirimizle kenetlenmemiz, sorunlarımızı ortak bir mücadele zemininde çözmemizdir” dedi.
Büyük Anadolu Termal Hotel Ankara’da gerçekleştirilen TÜRK-İŞ 22. Olağan Genel Kurulu’nun 2. Gününde ve sendika yöneticileri sendikaları adına birer konuşma yapıyorlar. Sendikaları adına söz alan yöneticiler; Türkiye’nin genel olarak çalışma hayatındaki sorunlarına yönelik kendi tespitlerini ve kendi çözüm önerilerini, bulundukları iş kollarına ait yaşanan sorunlarını dile getiriyorlar.
Sendikamız adına söz alan Genel Mali Sekreterimiz Uysal Altundağ; TÜRK-İŞ, 63 yıldır verdiği emek mücadelesi ve temsil ettiği kitlesiyle birlikte, Ülkemizin en büyük işçi konfederasyonudur, Bu gücünü üyesi olan sendikalardan ve arkasında dağ gibi duran emekçilerden alır” dedi. Altundağ; “TÜRK-İŞ’in bu salonda ortaya koyduğu birlik ve beraberlik görüntüsü, büyük oranda ülkemiz işçi hareketinin de birliğini, bütünlüğünü simgeler, diyerek birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekti, “Emekçilerin bizlerden asıl talebi, bu kutsal çatı altında birlik ve beraberlik içinde olmamız, birbirimizle kenetlenmemiz, sorunlarımızı ortak bir mücadele zemininde çözmemizdir. TÜRK-İŞ’i yıpratmadan, bu büyük işçi kuruluşunu hep daha iyiye, güzele götürmemizdir” diye sözlerine ekledi.
Genel Mali Sekreterimiz Uysal Altundağ’ın Genel Kurulda yaptığı konuşmanın tam metni:
TÜRK-İŞ Genel Kuruluna katılmak üzere
Ülkemizin dört bir yanından gelerek,
Burayı onurlandıran değerli delegeler,
Değerli misafirler,
Türk Metal Sendikası adına sizleri saygıyla selamlıyor,
TÜRK-İŞ Genel Kurulunun ülkemize, emekçilerimize, sendikal harekete hayırlı olmasını diliyorum.
Sayın Divan,
Değerli katılımcılar;
Genel Kurulumuzun başından bu yana,
Söz alan tüm konuşmacılar,
Sendikal harekete ilişkin hep aynı değerlendirmeyi yapıyorlar.
Yapılan ortak tespite göre,
Çalışma yaşamında yaşanan bütün sorunlara rağmen,
Sendikal hareket güç kaybediyor.
Ülkemizde sendikalı işçi sayısı,
Yüzde 5-6 dolaylarında.
Bu yakıcı soruna ilişkin
Hemen hemen bütün konuşmacıların ortak çözümü de,
Sendikal hareketin örgütlenmesinden geçiyor.
Evet değerli arkadaşlarım,
Sendikalarımız örgütlenmek, büyümek ve güçlenmek zorunda,
Aksi halde, çalışma yaşamının yakıcı sorunlarına çözüm bulmak,
Temsil ettiğimiz kitlenin hak ve çıkarlarını korumak,
İşçi sınıfını layık olduğu hak ve özgürlüklere kavuşturmak kolay değil.
Genel Başkanımız Sayın Pevrul Kavlak’ın sık sık dile getirdiği gibi,
Sendikalarımız tabelaları büyük ama kendileri küçük birer sivil toplum kuruluşuna dönüşme riski taşıyor.
Değerli delegeler,
Bilindiği gibi,
Çalışma Bakanlığı istatistiklerine göre,
Sendikam Türk Metal, üyesi ,170 bine yakın metal işçisiyle,
Ülkemizin en büyük sendikası.
Altı ayda bir yayımlanan bu istatistiklerde,
Üye sayısı hiç düşmeyen,
Aksine istikrarlı bir biçimde artan birkaç sendikadan biri.
Ancak değerli arkadaşlarım,
Bu bizim için yeterli değil.
Çünkü bir ya da birkaçımızın büyümesi ve güçlenmesi,
Ortak sorunlarımızın çözümü için yetmiyor.
Sendikal hareketin topyekun bir ivmeye,
Yeni bir modele,
Çağa uygun yeni anlayışlara ihtiyacı var.
Ortak kaderimiz üzerinde söz sahibi olmak,
Siyasilerin lütufları yerine
Kendi özgücümüzle haklarımızı korumak ve geliştirmek istiyorsak,
Bir yandan büyümek ve güçlenmek,
Diğer yandan da çağdaş sendikacılığın ilkelerini yaşama geçirmek zorundayız.
Sorunlarımızı yalnızca siyasi iktidarlara ya da işverenlere yüklemeden,
Kendimize de bakmalı, eksiklerimizi tespit etmeli,
Yeni bir dinamizm yaratmalıyız.
Sendikasız milyonlarca işçinin
Neden sendikalaşmayı tercih etmediğini kavramalı,
Ona göre çözümler üretmeliyiz.
Deneyimlerimiz bize gösteriyor ki,
Örgütlenmede başarı, işçinin iradesiyle, mücadele azmiyle, moral motivasyonuyla doğru orantılıdır.
Bütün bunların olması için, sendikaların işçilerimize dönük faaliyetlerini çeşitlendirip, kendilerini iyi anlatmaları gerekmektedir.
Sendikanın onlar için güvenilir bir liman olduğu duygusu işçilerin yüreğine işlenebilmelidir.
Örgütlenmede ilk hedef, sendikasız milyonlarca işçimiz olmalıdır.
İşçilerimiz için yapılacak mücadele asıl sendikasızlıkla olmalı,
Sendikalar, örgütlü işyerlerinde rekabetten kaçınmalıdır.
Sayın Divan
Değerli delegeler,
Sendikal alanda yaşadığımız en önemli sorunlardan biri,
Sendikaların birbirlerinin işyerlerine yönelik üye kapma mücadelesidir.
Ülkemizde örgütsüz milyonlarca emekçi varken,
Sendikaların birbirlerinin üyelerini kapma çabası,
Sendikal hareketin enerjisini tüketmekte,
Sendikal mücadeleyi çirkinleştirmektedir.
Örneğin metal işkolunda,
Yüz binlerce sendikasız işçi ve çok sayıda işyeri varken,
Diğer konfederasyonlara bağlı bazı sendikalar,
Türk Metal’e bağlı işyerlerine saldırmakta,
Örgütlü işçilerimizi içinden çıkılmaz yargı süreçlerine mahkûm edip
Uzun süre sendikal haklarından yararlanamaz bir konuma getirmektedirler.
Örgütlü işyerlerinde yarattıkları provakasyonlarla,
Türk Metal’i yıpratmaya,
Gücünü kırmaya çalışmaktadırlar.
Ancak bu sendikaların ve onların destekçilerinin bilmedikleri bir gerçek var ki,
Türk Metal, 50 yılı aşkın mazisi ve şanlı tarihiyle,
Kaya gibi sağlamdır.
Yel kayadan ne alırsa, onlar da Türk Metal’den ancak onu alabilirler.
Sayın Divan,
Değerli delege arkadaşlarım,
Sendikam Türk Metal,
Geçtiğimiz iki ay boyunca,
Örneğine ülkemizde pek rastlamadığımız bir biçimde,
Bir sendikal demokrasi şöleni gerçekleştirmiş,
Örgütlü olduğu 600 civarındaki İşyerinde,
Sandık koyarak,
Tüm işyeri temsilcilerini demokratik bir seçimle işbaşına getirmiştir.
İşyerlerinde işçilerimizin katılımının neredeyse yüzde 100’e varan oranlarda yapılan seçimler,
Herkesin özgürce kendisini ifade edebildiği,
Propaganda yapabildiği
Ve gizli oy açık sayım ilkesine uygun koşullarda gerçekleşmiştir.
Günümüz rekabetçi ortamında ayakta kalabilmek adına
Sendikal demokrasiyi üst seviyelere çıkarmak amacıyla yapılan bu seçimle,
Sendikal harekette inanılmaz bir dinamizm yaratmış,
İşyerlerinde üyelerimiz arasında coşkuyla karşılanmıştır.
Halen örgütlü olduğumuz işyerlerinin tamamına yakınında gerçekleştirmiş olduğumuz bu seçimlere,
Şu ana kadar 150 bini aşkın üyemiz katılmıştır.
Bu yıl sonuna kadar da seçimlerimiz devam edecektir.
Değerli arkadaşlarım,
Sendikam Türk Metal’in,
Sendikal demokrasiye katkı sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği diğer bir çalışma da,
Bölgelerde kadın işçilerimiz için kurulan Kadın Kolları Bürolarıdır.
Profesyonel ve uzman kişilerle takviye edilen bu bürolarımız,
Çalışma yaşamında erkek işçilerin gölgesinde kalan kadın işçilerimiz için
Çok önemli birer alan olarak faaliyet göstermektedir.
Metal işkolu gibi ağır bir işkolunda,
Erkek arkadaşlarımızla birlikte omuz omuza çalışan kadın arkadaşlarımız için açtığımız bu yol
Sendikalarda cinsiyet eşitliğini geliştirecek ve
Kadın emekçilerin sendikal görevlerde daha çok yer almalarını sağlayacak
Çok önemli bir gelişme olmuştur.
İlklerin sendikası olan Türk Metal,
Sendikal harekete yeni bir model de sunmaktadır.
Geçtiğimiz ağustos ayında yaptığımız 15. Olağan Genel Kurulumuzda
Genel Sekreterlik makamı profesyonel yapılmış,
Ve sendikamızın avukatı profesyonel genel sekreter olarak göreve başlamıştır.
Türk sendikacılığında bir ilk olan bu uygulamayla,
Sendikamızın idari yönden yönetimi
İşinin ehli uzmanlara bırakılmıştır.
Sayın Divan,
Değerli konuklar,
Türk Metal’in iddialı olduğu konulardan biri de, eğitimdir.
Bu konu Türk Metal olarak bizim birinci gündemimizi oluşturmaktadır.
Türk Metal, 100 binden fazla üyesini eğitimden geçirmiş,
Onlara iş hukukundan sosyal güvenlik haklarına,
İletişim tekniklerinden sosyal medyanın kullanımına,
Aklınıza gelebilecek her konuda eğitim vermiştir.
Bu eğitim başarısı,
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun yayınında,
Bir başarı hikayesi olarak örneklenmiştir.
Sendikamızın bir diğer ilkesi de,
Üyelerimizden aldığımız aidatı yine doğrudan veya katma değer olarak üyeye geri döndürmektir.
Büyük sendika olmanın gereği olarak
Üyelerimizden aldığımız aidatı
Yatırımlar veya eğitim yardımı yoluyla üyesine aktaran bir sendikayız.
Sendikam, üye çocuklarına verdiği eğitim yardımları ve burslarla,
Türk Milli Eğitimine de katkı yapmanın onurunu yaşamaktadır.
Sendikamız aldığı kararla 100 milyon TL tutarında bir eğitim yardımının
İlk 25 milyon TL’sini üyelerine dağıtmış olup
Geri kalan 75 milyon TL’lik eğitim yardımını da yıl bir yıl içerisinde üyelerine dağıtacaktır.
Değerli arkadaşlarım,
Yaptığımız çalışmalarla ilgili olarak anlatacak çok şey var.
Bunları, bana tanınan sınırlı zaman diliminde anlatmak mümkün değil.
İşçi sınıfının birliğe, bütünlüğe ihtiyacı var.
TÜRK-İŞ, 63 yıldır verdiği emek mücadelesi ve temsil ettiği kitlesiyle birlikte,
Ülkemizin en büyük işçi konfederasyonudur.
Bu gücünü üyesi olan sendikalardan ve arkasında dağ gibi duran emekçilerden alır.
TÜRK-İŞ’in bu salonda ortaya koyduğu birlik ve beraberlik görüntüsü,
Büyük oranda ülkemiz işçi hareketinin de birliğini, bütünlüğünü simgeler.
Emekçilerin bizlerden asıl talebi, bu kutsal çatı altında birlik ve beraberlik içinde olmamız,
Birbirimizle kenetlenmemiz,
Sorunlarımızı ortak bir mücadele zemininde çözmemizdir.
TÜRK-İŞ’i yıpratmadan, bu büyük işçi kuruluşunu hep daha iyiye, güzele götürmemizdir.
Sözlerime son verirken
Birlik ve beraberliğimizi perçinleyecek 22. Genel kurulun
Türk-İş camiası başta olmak üzere tüm emek hareketine hayırlar getirmesini temenni eder hepinizi saygılarımla selamlarım.
