“ÇALIŞMA HAYATINI TEHDİT EDEN YASA GERİ ÇEKİLSİN”
Kiralık işçi düzenini getiren, işçiye ayrımı yasallaştıran, milyonlarca çalışanı olumsuz şekilde etkileyecek olan kanun tasarısının Meclise gelmesi yüzlerce Türk Metal üyesinin de içinde bulunduğu TÜRK-İŞ eylemi ile İstanbul’da protesto edildi.
Mevcut 10 milyon çalışana kiralık işçilik yolu açan, işçiye ayırım yasallaştıran, işverenin işçiyi istediği gibi çalıştırabileceği, işçilerin taşeronluğu bile arar hale geleceği yeni yasal düzenleme TBMM’ye “İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” adıyla sevk edildi.
Bunun üzerine TÜRK-İŞ; bağlı sendikaların şube başkanları, şube yönetim kurulları ve şubelere bağlı yüzlerce emekçi ile yasanın TBMM’ye getirilmesini İstanbul – Taksim’de protesto eden kitlesel basın açıklaması yaptı. İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Murat Salar’ın da bulunduğu eyleme İstanbul 1 Nolu Şubemiz ile İstanbul Anadolu Yakası şubemiz de bağlı iş yerlerinden 300’e yakın emekçi ile katılarak eyleme destek verdi.
İstiklal Caddesi boyunca ellerinde TÜRK-İŞ flamaları, Türk bayrakları, yasanın geri çekilmesi ile ilgili döviz ve pankartlarla yürüyen emekçiler Taksim’e kadar yürüdü. Burada TÜRK-İŞ İstanbul 1. Bölge Temsilcisi Adnan Uyar kitlesel bir basın açıklaması yaptı. Yaptığı açıklamada özetle şunları ifade etti:
Tasarıyla, işyerlerinde çalışan sayısının yüzde 25’ine kadarının “kiralık işçi” olmasına olanak sağlanmaktadır. Ancak 1 ila 10 arasında çalışanı bulunan KOBİ’ler için bu sınırlama da bulunmamaktadır. Bu da istihdamın yüzde 60’ını oluşturan KOBİ’lerin istediği kadar kiralık işçi çalıştırmasının yolunu açmaktadır. Büyük işletmeler de dikkate alındığında, mevcut çalışanların yaklaşık 10 milyonunun çalışma biçimi değiştirilerek “kiralık işçi” yapılmasının yolu yasal olarak açılmaktadır.
Sosyal tarafların görüşü alınmadan TBMM’ye gönderilen tasarıda, işverenin “kiralık işçiyi” istediği koşullarda çalıştırmasının da yolu açılmakta ve çalışanın yasal güvenceleri ortadan kaldırılmaktadır. Buna göre işveren “esaslı bir gerekçesi” varsa, kiralık işçiyi emsal işi yapan işçilerden farklı koşullarda çalıştırabilecektir. “Siparişlerim var” gerekçesine sığınan bir işveren, kiralık işçisini fazla mesai, dinlenme hakkı, haftalık izin gibi haklardan mahrum bırakarak çalıştırabilecektir. Bu tür suiistimallerin önlenmesine yönelik olarak hiçbir düzenleme tasarıda yer almamaktadır.
Avrupa Birliği ülkelerinde dahi sıkıntılı uygulamalara neden olan ve bu nedenle tartışılan kiralık işçilik düzenlemesi, Türkiye gibi çalışma hayatındaki kuralları henüz oturmamış bir ülkeye uygulandığında çok daha vahim sonuçlara yol açacaktır.
Taşeronluk uygulamasını dahi çalışanlar için aratacak olan bu düzenleme, modern dünyanın adeta “paralı kölelik” sistemidir. Çalışanların her türlü yasal güvenceden koparıldığı bu sistem, çalışma hayatındaki dengelerin işçiler aleyhine ciddi bir biçimde bozulmasıyla sonuçlanacak ve çalışma barışını tehlikeye atacaktır.
Grup basın açıklamasının ardından sloganlar eşliğinde olaysız şekilde geri dağıldı.
