İşsizlik Sigorta Fonunun sahibi işçilerdir!
Genel Başkanımız Pevrul Kavlak Türk-İş’i temsilen katıldığı İş-Kur 7. Genel Kurulunda konuştu. İşsizlik sigorta fonunun amacı dışında kullanıldığına dikkat çekerek “fonun sahibi işçilerdir” dedi.
Türk-İş Genel Sekreteri ve Sendikamız Genel Başkanı Pevrul Kavlak Türk-İş’i temsilen katıldığı İş-Kur 7. Genel Kurulunda yaptığı konuşmada Türkiye’deki istihdam sorunlarına yönelik Türk-İş’in görüşlerini dile getirdi. İşsizlik sigorta fonunun amacı dışında kullanıldığına dikkat çeken Kavlak “İşsizlik sigorta fonunun sahibi işçilerdir İşsizlik Sigortası Fonu’nda birikmiş olan para işsizin güvencesidir. Fondaki nema gelirlerinin, amacı dışında kullanılması, güveni sarsmaktadır. Bugün, İşsizlik Sigortası Fonu’nun toplam varlığı 68 milyar liraya ulaşmıştır. İşsizlik Sigortası Fonu’nda biriken tutarın amacı dışında kullanılması, genel bütçeye para aktarılması; işçilerin haklarına saldırı niteliği taşımaktadır” dedi.
Kavlak; yaptığı konuşmada Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) tanımladığı “herkes için insan onuruna yakışır iş” sağlanması, kuşkusuz ekonomik ve sosyal faaliyetlerin temeli olmak zorundadır” diyerek ILO’nun çağrısını hatırlattı ve e “Küresel piyasalardaki yeni gelişmelerin, koruyucu iş yasaları değiştirilmeden yapılması gerektiğini ve emek kesiminin kazanımlarının, tartışma konusu edilmemesi gerektiğini dile getirdi. Kavlak; Ekonomik büyüme ile sağlanan refahın geniş kesimlerce paylaşılması, üstelik hakça paylaşılması bir zorunluluktur” dedi.
Kavlak konuşmasında istihdamın artık yapısal hale gelen sorunlarını da sıraladı ve şöyle konuştu:
İşgücü piyasasındaki yapısal sorunlarımız devam etmektedir. Bunların başında, İşgücünün niteliğine dair sorunlar, istihdama ve işgücüne katılma oranlarının düşüklüğü, genel olarak işsizlik ve özellikle yükselen genç işsizliği, tarımın hala ciddi bir istihdam alanı olması, belki de en önemlisi, kayıt dışı istihdam gelmektedir. Türkiye’nin istihdam sorunu, hem arz hem talep yönlüdür. Tek yönlü bir yaklaşım sorunun çözümüne bir katkı sağlamayacaktır.
Bu yüzden, ekonomik büyümeye rağmen, yeni yatırım ve istihdam alanları sağlanmasında sıkıntılar devam etmektedir.
Kavlak son dönemde sıkça gündeme getirilen esnek çalışma modellerini de eleştirerek; işverenlerin bu konudaki ısrarlarını bildiklerini ifade etti öe şöyle dedi; “Çalışma hayatındaki esneklik arayışlarının, esas itibariyle sermayenin ihtiyaçlarından kaynaklandığını hepimiz biliyoruz. Burada temel amaç, üretim maliyetlerini düşürmektedir. Gündemdeki “ödünç iş ilişkisi”, “çağrı üzerine çalışma”, “tele çalışma” gibi ucube istihdam biçimleri hep bu amaca yöneliktir. Görülüyor ki yeni çalışma biçimlerinin türleri artmakta, uygulama alanı genişletilmek istenmektedir.
Sonuç olarak, çalışanların iş ve satın alma güçlerini koruma kaygıları gittikçe derinleşmektedir. Bu da bize göstermektedir ki işçinin korunması ihtiyacı, her zamankinden daha fazladır.
Kavlak bu sorunların dışında taşeron işçi çalıştırılması, kadınların işgücüne katılım oranının düşüklüğü gibi diğer istihdam sorunlarına değinerek Türk-İş’in bu konudaki görüşlerini dil getirdi.
“Sosyal tarafların yönetiminde görev aldığı İŞKUR, sosyal diyalog mekanizmasının en etkin olduğu kamu kurumlarından birisidir.” diyen Kavlak; “Yönetimi ve çalışanlarıyla bu sorumluluğu layıkıyla yerine getireceği inancındayız” dedi. Kavlak; “Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanıldığı, sosyal güvenlik hakkının var olduğu, çalışma koşullarının sağlıklı olduğu, işçi-işveren arasında sosyal diyalogun kurulduğu ve sağlıklı işletildiği bir istihdam politikası esas olmalıdır. Türkiye’nin “İstihdam Stratejisi” ancak böylesi bir anlayışın egemen olmasıyla uygulanabilir olacaktır” diyerek genel kurulun hayırlı uğurlu olmasını diledi.
Genel Kurul’da diğer işçi ve işveren konfederasyonları genel başkanları da konuştu.Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Halil Etyemez de notlar alarak Çalışma Bakanlığının yaptığı hizmetleri ve gerekçelerini sıraladı.
