İTALYA’DA SORUNLARA KARŞI ORTAK SES YÜKSELDİ
İTALYA’DA SORUNLARA KARŞI ORTAK SES YÜKSELDİ

Sendikamız Türk Metal ile İtalya FIM-CISL ve SINDNOVA sendikaları Roma’da bir araya geldi. Genel Başkanımız Pevrul Kavlak; tek tek ülkeler düzeyinde yapabileceklerimiz sınırlıdır ve bizi sonuca götürmeyecektir, birliktelik şart” dedi.


İtalya FIM-CISL ve SINDNOVA sendikaları işbirliği ile sendikamız tarafından düzenlenen “Akdeniz Çalıştayı: Otomobil Sektöründe Toplu Müzakere” başlıklı toplantı 9-10 Aralık 2014 tarihlerinde Roma’da yapıldı. Adı geçen sendikaların ortaklığında düzenlenen uluslararası toplantı, son beş yılda çok uluslu otomobil endüstrisinin küresel yeniden yapılanması, birleşme ve hareketlilik süreçleri, bu süreçlerin Güney Avrupa ülkelerine özellikle de Türkiye ve Balkan ülkelerine yansımaları, pazarlık modellerinin ve kriz karşısında endüstriyel ilişki uygulamalarının muhafazası ve otomobil sektöründeki çok uluslu şirketlerdeki işçilerin çalışma ve iş koşullarının muhafazası konularını derinleştirmek amacıyla Akdeniz Bölgesi odaklı olarak gerçekleştirildi.

 Toplantıya Genel Başkanımız Pevrul KAVLAK, Genel Mali Sekreterimiz İsmail DURSUN, Mersedes’ten Koray TÜNEY, Renault’tan Ömer İNCE, Arçelik’ten Salih GÜNDÜR, Tofaş’tan Şenol ÜMİT, Ford’dan Tamer BA\304\236, İndesit’ten Ümit AKYOLU ve Erdemir’den Yakup YILMAZ katıldılar. İtalya sendikalarının yanı sıra, İspanya’dan MCA-UGT ve Fransa’dan FGMM-CFDT-CNH Industrial sendikalarından da katılımcılar toplantıya katkılarını sundular.

Sunum ve oturum başkanlığını SINDNOVA sendikası başkanı Emilio GABAGLIO’nun yaptığı toplantının ilk günü, açılış ve çalıştay amaçlarının sunulması ile başladı.  Prof.Dr. Roberto SCHIATTARELLA, özellikle Avrupa’daki otomobil sektöründeki kriz ve yeniden yapılandırmalardan on yıl sonra, sektörün bugününü değerlendirerek, çalışma hayatındaki farklılıkların sonuçlarını değerlendirdi. FIM-CISL Uluslararası Bölüm Sorumlusu Gianni ALIOTI, yaptığı sunumda sektördeki krize sendikaların yanıtlarından bahsetti. Bu sunumdan sonra Genel Mali Sekreterimiz İsmail DURSUN ise burada yaptığı konuşmasında Türk Metal Sendikası’nın yapmış olduğu faaliyetler hakkında bilgi verdi. Türkiye’de Metal sektörü ve metal iş kolunun genel özelliklerine de değindi. Sektörümüzün ana sorunlarını ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerini sıraladıktan sonra Dursun konuşmasının sonunda “İşçi sınıfının uluslararası alanda ortak sorunları var. Bu sorunların çözümleri de ortaktır. O nedenle, Türk Metal olarak bu toplantıyı çok önemsiyoruz. İşbirliğimizin daha da gelişeceğine inanıyorum” dedi.

İlk günün değerlendirmesini ve kapanış konuşmasını yapan Genel Başkanımız Pevrul KAVLAK, konuşmasında aşağıdakilere değindi:

 

“Dünyada emperyalizmin modern adı olan küreselleşme olgusu, son 30 yılda, tüm dünyayı, özellikle de gelişmekte olan ülkeleri derinden etkilemiştir, hala da etkilerini sürdürmektedir. Küreselleşmeyle birlikte, büyük sermaye gruplarının yıkıcı uygulamaları sonucunda, dünyamız, 19. yüzyılın vahşi kapitalist modeline doğru gitmektedir. 20. yüzyılın sosyal refah devleti ve bunun bölgesel planda uygulaması olan Avrupa Sosyal Modeli uygulamaları yok edilmeye çalışılmaktadır.

 

Bu anlamıyla, bazıları tarafından çağımızda bir ileri gidiş olarak anlatılan küreselleşme olgusu, aslında insanlık adına bir geri gidişin göstergesi niteliğindedir. Küreselleşme, özellikle emeği ile yaşayanlar için bir geri gidiştir, Çünkü, küreselleşme tek tek ülkelerdeki ve özellikle Avrupa bölgesinde uzun mücadeleler sonucu elde edilen kazanımları silip süpürmektedir.  

 

Küreselleşme mağdurlarının  başında elbette, çalışan kesim yani işçi sınıfı gelmektedir. İşçi sınıfı, küreselleşmenin mağdurudur, çünkü küreselleşme ile birlikte, istihdamda esneklik talepleri yaygınlaşmaktadır. Sendikal örgütlenmeyi etkileyen kısmi çalışma artmaktadır. İşe almada ve işten çıkarmada esneklik getirilmektedir. Sendikalaşmanın önündeki en büyük engellerden biri olan taşeron uygulaması artmaktadır. Bu da sendikaların zayıflamasını neden olmaktadır. Bu süreç, sendikalı işçilerin ücretlerini ve sendikaların gücünü olumsuz etkilemektedir. Küreselleşme ile sosyal güvenlik sisteminin daraltılması amaçlanmaktadır. Bu talep, Avrupa’da sosyal devletin kurumlarını henüz sarsmamıştır. Ancak Türkiye gibi ülkelerde, serbest piyasa ekonomisini savunan hükümetlerimiz tarafından uygulanmış ve işçi sınıfı önemli haklar kaybetmiştir. Hepimizin kabul etmesi gereken gerçek, küreselleşme olgusunun işçi sınıfını ezdiğidir.

 

Peki bunun için bize düşen görevler nelerdir, ne yapmalıyız? Biz, piyasa mekanizmasının ve ulusötesi şirketlerin gücü karşısında gerçekçi ve tutarlı politikalar üretebilecek miyiz?

 

Bu noktada şunu söylemek isterim ki, tek tek ülkeler düzeyinde yapabileceklerimiz sınırlıdır ve bizi sonuca götürmeyecektir. Sosyal haklarımızın ortadan kaldırılması için tek başına mücadele vermek yeterli olamaz. Unutmayalım ki, bizler, küresel düzeyde faaliyet gösteren çok uluslu şirketlerin çalışanlarıyız. O şirketlerin işyerlerinde örgütlüyüz. İşverenlerimiz aynı. Bu nedenle bizler, farklı farklı yapılar altında da olsak, aynı işverene karşı birlik sağlamalıyız. Ortak mücadele edemeyiz.

 

Türk Metal sendikası, ülkemizde otomotivde yüzde 95, beyaz eşyada yüzde 100, demir çelik sektöründe yüzde 90 oranında örgütlüdür. Sendikamın toplam 180 bin üyesi vardır. Biz, uzun yıllardır, yetkili en büyük sendika olarak, işverenlerimizle toplu pazarlık yürütüyoruz Ancak biz bu pazarlığı, toplu sözleşme sürecini, bizimle aynı işverene karşı mücadele eden, aynı toplu sözleşme süreçlerinden geçen Avrupalı dostlarımızdan habersiz bir şekilde yürütüyoruz. Birbirimizin deneyimlerinden, ortak sorunlarından ve kazanımlarından habersiziz.


O nedenle, Avrupa’daki sınıf kardeşlerimizle birlikte, toplu iş sözleşmeleri açısından bir koordinasyon sağlamak istiyoruz. İşçi sınıfının küreselleşmeye karşı mücadelesi, ancak uluslararası düzeyde etkili olabilirse, başarılı olabilir.  Yani biz, hepimiz, uluslararası alanda bir işçi sınıfı dayanışmasını örgütleyebilirsek, Bu dayanışmayı kalıcı hale getirebilirsek, bu sürece karşı başarılı olma şansımızı artırırız. Unutmayalım ki, ister Fransız, İtalyan, Türk ya da İspanyol olalım, bizim kaderimiz ortaktır ve işçi sınıfının uluslararası birliğinden ve örgütlü mücadelesinden geçmektedir.”

Toplantının ikinci gününde ise, işçilerin iş yerlerinde bilgi edinme ve danışılma hakları, Avrupa İş Konseyleri’nin rolü ve deneyimi, Renault, VW, Fiat Chrysler örnekleri üzerinden paylaşıldı. Otomobil sektöründe toplu müzakere ve düzeylerinin değerlendirilip tartışıldığı ve ulusal sendika temsilcilerinin konuşmalarını yaptığı son oturumdan sonra toplantı çalıştayın değerlendirilmesi ile son buldu.

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol