KRİZİN BEDELİNİ SADECE EMEKÇİYE ÖDETMEYE KALKMAYIN!
KRİZİN BEDELİNİ SADECE EMEKÇİYE ÖDETMEYE KALKMAYIN!

Çerkezköy Şubemizin 12. Olağan Genel Kurul açılış programı 25 Kasım 2018 Pazar günü Tekirdağ’ın Çerkezköy ilçesinde yapıldı. Genel kurul delegeleri tarafından Divan Başkanlığına Genel Başkanımız Pevrul Kavlak seçildi.

Divan Başkanı olarak genel kurul delegelerine hitap eden Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, günümüz dünyasında sorunlarının kaynağının ne olursa olsun, sonuçlarının hep ekonomik olduğunu belirttiği konuşmasında: “Günümüz dünyasında sorunların kaynağı ne olursa olsun. Sonuçları mutlaka ekonomik oluyor. Maalesef yine sıkıntılı günlerin içinden geçiyoruz. Bunun adına ister kriz deyin ister başka bir şey. Ne derseniz deyin ama külfetini sadece bizim üzerimize yüklemeyin. Bedelini sadece bize ödetmeye kalkmayın. Buna izin vermeyiz.” dedi.

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın konuşmasından satır başları;

“Krizin bedelini sadece bize ödetmeye kalkmayın. Buna izin vermeyiz.”

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) ile imzaladığımız 2017-2019 Grup Toplu İş Sözleşmesi sürecinin hazırlanışı, mücadelesiyle, imzalanmasıyla hatta ilan edilmesiyle bile yüzyılın sözleşmesi olduğunu belirterek başladığı konuşmasına şu şekilde devam etti: “Ama işimiz bitmedi. Önümüzdeki günler, hiç de kolay değil. Ne yazık ki küresel düzen, güçlü bir çalkantının içinde… Bu çalkantının etkileri sadece Türkiye’den değil Dünyanın her yerinden hissediliyor. Yalnız Türkiye değil bütün dünya bir ekonomik sarsıntının içinden geçiyor. Finansal hareketlerin dengesizliği ile küresel ticaret ve kota savaşları bu ekonomik sarsıntının ana hatlarını oluşturuyor. Yetmezmiş gibi büyümeye, istihdama ve üretime yönelik global sorunlar da işin cabası oluyor. Günümüz dünyasında sorunların kaynağı ne olursa olsun. Sonuçları mutlaka ekonomik oluyor. Maalesef yine sıkıntılı günlerin içinden geçiyoruz. Bunun adına ister kriz deyin ister başka bir şey. Ne derseniz deyin ama külfetini sadece bizim üzerimize yüklemeyin. Bedelini sadece bize ödetmeye kalkmayın. Ne mi söylemeye çalışıyorum? O zaman daha açık ifade edeyim. Yaşadığımız finansal ve küresel zorluklardan dolayı sıkıntı içine düşen işverenlerimiz olabilir. Eğer işverenler yaşadıkları sıkıntıdan kurtulmanın yolunu sadece işçi çıkartmak olarak düşünüyorlarsa hiç zahmet edip boşuna kafa yormasınlar. Buna izin vermeyiz.”

“Krizlerin aşılması için her türlü fedakârlığa ve diyaloğa açığız.”

Konuşmasına işverenlere seslenerek devam eden Genel Başkanımız Kavlak, sendikamız Türk Metal’in her türlü fedakârlığa ve diyaloga açık olduğunu dile getirerek; “Krizlerin aşılması sorunların geride bırakılması için her türlü fedakârlığa ve diyaloğa açık olduğumuzu bir kez daha buradan altını çizerek dile getiriyorum. Evet, biz diyaloğa ve sıkıntıları birlikte üstlenmeye hazırız. Yeter ki insanları işinden, aşından etmeyin. Yeter ki insanları işsiz bırakmayın. Eğer sorunları yalnızca işçi çıkartmakla çözmeye kalkarsanız. Sıkıntıya düştüğünüzde de tek başınıza kalırsınız. O zaman ortada ne diyalog kalır, ne de iş barışı kalır. Bizden söylemesi. Tercih sizindir.” dedi.

“Toplumun en namuslu kesimi emekçilerdir. Ve emekçiler bu vergi yükünün altında ezilmektedir.”

Genel Başkanımız Kavlak, TÜRK-İŞ Konfederasyonu olarak tüm siyasi partilere çağrıda bulunarak vergi düzeninde adalet istediklerini belirttiği konuşmasına şöyle devam etti: “Geçtiğimiz günlerde TÜRK-İŞ olarak tüm siyasi partilerimize aynı anda bir çağırı yaptık. Bu çağrının içeriği biz emekçiler için hayati bir öneme sahiptir. Belki bugüne kadar imzaladığımız ve bundan sonra imzalayacağımız toplu sözleşmeler kadar önemlidir. Ne dedik o çağrı metninde? Dedik ki vergi düzeninde adaletli olun. Tıpkı anayasanın 73. Maddesinde söylediği gibi… Ne diyor bu madde; ‘Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere mali gücüne göre vergi ödemekle yükümlüdür.’ Aynen böyle diyor. Yani ne demiş oluyor? Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınacak diyor. Peki, sonuçta öyle mi oluyor? Hayır. Hatta tam tersi oluyor. Bizim gelirimiz yıl içinde giderek artacağına, giderek azalıyor. İçinde bulunduğumuz yaşam koşulları dikkate alındığında konfederasyon olarak yaptığımız bu talep artık acil ve hayati bir hal almıştır. Ekonomi yönetiminden beklentimiz son drece basit ve nettir. Biz Ocak ayında aldığımız ücreti Aralık ayında da almak istiyoruz. İsterseniz, fazla vaktinizi almadan bir örnekle durumu izah edeyim. Bizim ortalama bürüt ücretimiz 5 bin lira. Eğer, iş sözleşmesinden kaynaklanan başka bir gelirimiz yoksa Ocak ayında aldığımız ne ücret 3 bin 726 lira. Mayıs’ta yüzde 20 vergi dilimine takılıyoruz. 3 bin 514 liraya düşüyoruz. Eylülde, yüzde 27 vergi dilimine yakalanıyoruz. 3 bin 216 liraya düşüyoruz. Bu açıdan baktığımızda işçi, yüzde 20 ve yüzde 27’lik vergi oranlarına dahil olduğundan yılda toplam net 3 bin 216 lira gelir kaybına uğramaktadır. Yani 10 bin 650 lira vergi ödemektedir. Oysa yılbaşında aldığı ücreti yılsonunda da alabilse ödeyeceği vergi yalnızca 7 bin 450 lira olacaktır. Ama bir şeyin altını çizmek istiyorum değerli arkadaşlar, vergi konusunda toplumun en namuslu kesimi emekçilerdir. Ve emekçiler bu vergi yükünün altında ezilmektedir.”

“İş kazalarını önlemek için taşerondan kurtulmalıyız, kayıt dışını kayıt altına alıp, sendikalaşmanın önünü açmalıyız.”

Geçtiğimiz hafta içinde Zonguldak’ta meydana gelen maden kazasına değinerek devam eden Genel Başkanımız Kavlak, çarenin taşeron çalışmadan kurtulmak, kayıt dışını kayıt altına almak ve sendikalaşmak olduğu belirtiği konuşmasında; “3 gün önce Zonguldak’ta meydana gelen göçükte 3 madenci iş cinayetine kurban gitti. Çalıştıkları madenin ruhsatı yok. Maden kaçak Ve çalışanlar kayıt dışı. Buna iş kazası denemez. Buna olsa olsa İş cinayeti denir. Çünkü Dünya’nın gelmiş geçmiş bütün seri katilleri bir araya gelse bizdeki iş cinayetleri kadar can alamaz. TÜRK-İŞ Genel Sekreteri olarak Katıldığım her toplantıda, her platformda, yaptığım her konuşmada bu konuyu bıkmadan, usanmadan dile getiriyorum. Bu konudan yalnızca bir sorun olarak da bahsetmiyorum. Nasıl çözüleceğini de söylüyorum. İş kazalarını en aza indirmek hatta bu sorunu kökünden halletmek bu utanç tablosunu çalışma yaşamının gündeminden çekip çıkartmak aslında çok kolay. Çare taşerondan kurtulmak,  kayıt dışını kayıt altına almak, sendikalaşmak ve eğitim. Bakın sendikalı olup da düzenli eğitim alan işyerlerinde ne kadar iş kazası oluyor. Bir de sendika olmayan çalışanlarına düzenli eğitim verilmeyen, güvencesiz, kayıt dışı, taşeron işyerlerine bakın. Oralarda ne kadar işi kazası oluyor. Ben size son rakamları söyleyeyim. İşçi sağlığı ve iş güvenliği meclisinin verilerine göre 2017 yılı işçi ölümleri açısından rekor bir yıl oldu. Eldeki verilere göre 2017’de, 2006 işçi yani her gün 6 işçi hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden bu işçilerden 116’sı kadın, 60’ı da çocuk işçi.” dedi.

“Biz bize dokunmayan yılan bin yaşasın diyemeyiz.”  

Genel Başkanımız Kavlak, sendikamız Türk Metal’in sendikacılık anlayışında kendi üyesi için sağladığı her olanaktan, bütün işçi sınıfında da yararlanması olduğunu dile getirdiği konuşmasında: “Bizim örgütlü olduğumuz işyerlerinde iş kazası yok denecek kadar az diye bu işten sıyrılamayız. Çünkü biz gemisini kurtaran kaptan olamayız. Biz bize dokunmayan yılan bin yaşasın diyemeyiz. Çünkü Türk Metal Sendikası’nın sendikacılık anlayış kendi üyesi için sağladığı her olanaktan diğer bütün işçilerin de yararlanmasıdır. Bunun için çaba sarf etmek ve örnek olmaktır. Kendi üyesi için verdiği mücadeleyi yeri geldiğinde tüm işçi sınıfı için vermektir. Bu mücadeleyi bu güne kadar verdiğimiz gibi bundan sonra da bütün gücümüzle vermeye devam edeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.” dedi.

“Başkasının ürettiğine değil kendi ürettiğimize güvenelim.”

Sendikamız Türk Metal’in kısa bir süre önce başlattığı yerli tüketim kampanyasına kamuoyundan ve üyelerimizden yoğun bir ilgi ve destek geldiğini belirterek konuşmasına devam eden Genel Başkanımız Kavlak; “Biz emekçiler için mesele memleket olunca akan sular durur. Vatanımız için her türlü güçlüğe göğüs gereriz. İşte bunun son örneğini geçenlerde gösterdik. İstanbul’da yerli tüketim kampanyamızı başlattık. Madem ülkemiz sıkıntıda madem devletimiz yerli üretim seferberliği başlatıyor. O zaman bize düşen de bunu yerli tüketimle tamamlamaktır dedik. Geniş katılımlı bir törenle, kampanyamızı başlattık. Kampanya sloganımızı ‘Emeğine Sahip Çık Kendi Ürettiğini Tüket’ olarak belirledik. Bu sloganla bütün halkımızı Türk işçisinin ürettiği malı tüketmeye çağırdık. Halkımıza buradan sesleniyorum. Başkasının ürettiğine değil kendi ürettiğimize güvenelim. Yani Türk işçisinin ürettiğini tüketelim. Biz kazanalım, ülkemiz kazansın. Kampanyamız tahmin ettiğimizden daha çok ilgi gördü. Gerek hazırladığımız temalar gerekse kampanya için ürettiğimiz filmler basının büyük ilgisi çekti. Ama burada durmayacağız. Kampanyayı, yılsonuna kadar Türk Metal’in örgütlü olduğu her yerde gündemde tutacağız. Ülkemize bir nebze olsun katkımız olursa ne mutlu bize, ne mutlu Türk Metallilere…” dedi.

 “Siz çalışkan, fedakar Türk Metal üyeleri her şeyin en iyisine, en güzeline layıksınız.”

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, konuşmasına sendikamız Türk Metal’in azim ve disiplinle inanç, sadakat ve güvenle hangi başarıların altına imza atılabileceğini herkese gösterdiğinin altını çizerek; “Biz, sadece sözleşme metinlerine attığımız imzalarla övünmüyoruz. Aslında, bize o imzaları attıran karakterimizle övünüyoruz. Üyesinden aldığı aidatı üyesine geri veren yani onu, üyesi ve ailesi için harcayan bir sendika olmakla övünüyoruz. Eğitimlerimiz aralıksız devam ediyor. Gerek eğitim için gerek tatil için yaz boyunca otellerimiz doldu taştı. İsteyen üyelerimiz olanaklarımız ölçüsünde aileleriyle birlikte yaz boyunca kendi otellerimizde konakladılar. Hem de son derece cüzi bir fiyat karşılığında her şey dahil yediler, içtiler, dinlendiler. Bu imkanları daha da ileriye taşımak kapasitemizi arttırmak için elimizden geleni yapıyoruz. Her fırsatı değerlendiriyoruz. Daha yeni Harb-İş Sendikası’ndan Çeşme’de bir otel aldık. Bu otelin inşaatını önümüzdeki seneye yetiştirmeye çalışıyoruz. Antalya’da da Haber-İş sendikasının oteli için görüşmelerimiz devam ediyor. Çünkü sizler çalışkan, fedakar Türk Metal üyeleri her şeyin en iyisine, en güzeline layıksınız. Bunlar size ananınızın ak sütü gibi helaldir. Ak sütü gibi helaldir.” dedi.

“Çerkezköy ve Çorlu’dan sonra Tekirdağ'da 3. Şubemizi de Kapaklı’ya açacağız.”

Konuşmasını Çerkezköylü metal emekçilerine sosyal tesis müjdesi vererek tamamlayan Genel Başkanımız Kavlak; “Yatırımlarımız tüm hızıyla sürüyor. Nereye bir Türk metal bayrağı diktiysek, oraya bir sosyal tesis kurmak için var gücümüzle çalışıyoruz. İstanbul, Ankara, Eskişehir, Bursa, Ereğli ve nihayet Çerkezköy… Buraya tesislerin en güzelini inşa etmek için TOKİ’nin ihalesine girip, 35 dönüm bir arazi satın aldık. Bunun yanı sıra yine TOKİ’den 4 dönümlük ticari bir araziyi de ihaleyle satın aldık. Bu arazilere ne istediğinizi anketlerle size sorduk. Siz de sosyal tesis istediniz. Bizde Sosyal Tesis yapmak üzere satın aldığımız araziye sizin ve ailenizin tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceğiniz boş zamanlarınızı birlikte gülerek, eğlenerek geçirebileceğiniz bir bina inşa edeceğiz. Ayrıca Çerkezköy ve Çorlu’dan sonra 3. şubemizi de buraya, Kapaklı’ya açacağız. Bu, size Türk Metal’in armağanı benim de gönül borcumdur. Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun." dedi.

***

Genel Başkanımız Pevrul Kavlak’ın konuşmasının ardından kürsüye Tekirdağ CHP Milletvekili Candan Yüceer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Kapaklı Belediye Başkanı İrfan Mandalı ile Hüppe İnşaat Malzeme A.Ş. Genel Müdürü Ömer Kalander çıkarak birer selamlama konuşması gerçekleştirdi.  Çerkezköy Şubemizin 12. Olağan Genel Kurulu’nda Divan Başkanlığına Genel Başkanımız Pevrul Kavlak seçilirken, Divan Başkan Vekilliklerini Genel Başkan Yardımcımız Yusuf Ziya Odabaş ile İstanbul 1 Nolu Şube Başkanımız Murat Salar yürüttü.

***

CHP Tekirdağ Milletvekili Enes Kaplan, İstanbul İstinaf Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi Başkanı Hakim Serpil Altun, Türk Hava Kurumu Genel Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Zümbül, Uluslararası Avrasya Metal İşçileri Federasyonu (UAMİF) Genel Sekreteri İsmail Dursun, TEKSİF Sendikası Genel Başkan Danışmanı Faruk Büyükkucak, TÜRK-İŞ İstanbul 1 Nolu Bölge Temsilcisi Adnan Uyar, Genel Sekreterimiz Av. Taliphan Kıymaz, BSH İnsan Kaynakları Direktörü Osman Faruk Kapu, Arçelik Kurutucu İşletmesi İnsan Kaynakları Yöneticisi Taner Özbabacan, Hema Endüstri A.Ş. Genel Müdürü Osman Tunç Doğan, Schnee Metal Genel Müdürü Mehmet Savaş, Kale Kilit Üretim Direktörü Serhat Volkan Yılmaz, Kale Kilit İşyeri Direktörü Emin Çay, Wat Motor Üretim Direktörü İbrahim Yıldırım, Arçelik İnsan Kaynakları Yöneticisi Ömer Mandalı, Arçelik Ürün Direktörü Alp Karahasanoğlu, Çerkezköy Belediyesi Başkan Yardımcısı Enver Bayram’ın katıldığı genel kurula çok sayıda davetli ve üyemizde katıldı.

***

Tek aday listesinin olduğu genel kurulda Şube Başkanlığına Murat Koçak, Şube Sekreterliğine Melek Tarak, Şube Mali Sekreterliğine Yılmaz İnce, Şube Teşkilatlandırma Sekreterliğine Murat Kırıl ve Şube Eğitim Sekreterliğine Caner Alözkan seçildi.

 

Alın terinin karşılığını almak, güvenceli çalışma koşulları ve yüzbinlerin dayanışma gücüne sahip olmak için siz de hemen Büyük Türk Metal Ailesine katılın!

Türk Metal'e Üye Ol
Türk Metal'e Üye Ol